Kantarcı, turizm ve seyahat gazetesi Turizm Günlüğü’ne Doğu Karadeniz turizmini değerlendirdi.

Pandemi süresince yaşanan sıkıntı ve sorunların yanı sıra bölge turizminin temel sıkıntılarına da değinen Kantarcı, Doğu Karadeniz turizminde pandemi sonrasında normale dönüşle birlikte, üzerinde çalışma yürütülmesi gereken başlıkları şu sıraladı:

• Avrupa, Azerbaycan ve İran ile pazar çeşitlendirilmesine gidilmesi,
• Bölgede yayla turizmi, trekking, dağcılık, foto safari, çiftlik turizmi, kuş gözlemciliği, botanik turizmi, foto safari, kaya tırmanışı, yamaç paraşütü, akarsu turizmi gibi alternatif turizm çeşitlerinin geliştirilmesi,
• Sümela Manastırı’nın yanı sıra Vazelon, Kuştul, Kızlar Manastırı, Ayasofya, Gümüşhane’de Krom Vadisi, Santa Harabeleri, Satala Antik Kenti, Bayburt’ta Bayburt Kalesi, Yeraltı Şehri, Artvin’de Gürcü Kilisleri vb. diğer tarihi değerlerin turizme kazandırılması

Kantarcı’nın Doğu Karadeniz turizminin son duruma ilişkin şu açıklamaları yaptı:

2020 yılının ilk iki ayında gayet iyi başlamıştık, geçen yılın rakamlarının üzerindeydik. Bahreyn’den haftada 2 direkt uçuş ve ilerleyen aylarda diğer ülkelerden uçuş planlamaları yapılmaktaydı.

Trabzon Havalimanı’na geçen yıl Ortadoğu’dan yaklaşık bin 300 direkt uçuş gerçekleşmiş, bu yılın direkt uçuş ve toplam turist rakamlarında da hedefi geçen yıla oranla en az %15 artış olacak şekilde büyütmüştük. Ama maalesef Mart itibariyle tüm yıl için iptaller başladı.

Temmuz sonu itibariyle yerli 207 bin (geçen yıl aynı dönem 385 bin), yabancı 46 bin (geçen yıl aynı dönem 240 bin) turist ağırladık.

Kurban Bayramı itibariyle Kuwait Airways, Türk Hava Yolları ve Jazeera Airways’in Kuveyt – Trabzon direkt uçuşları başladı. Hem uçuş sayısının azlığı hem doluluk oranlarının ortalama %50 seviyelerinde olması, bölgemize çok büyük katkılar sağlamayacaktır.

BAHREYN VE KATAR BEKLENTİSİ

Ama bu uçuşların ilerleyen haftalarda Bahreyn ve Katar’dan uçuşların başlamasına olumlu etki yapabileceğine yönelik bir beklentim var. Tabi ki normalleşme sürecinde daha büyük olumsuzluklar yaşamazsak.

Bizim normalleşme sürecinde Ortadoğu ülkelerindeki vaka ve ölüm oranlarının Haziran ortalarından sonra artışa geçmesi, uçuşların başlayamamasındaki etkenlerden birisi oldu.

İç turizmle ilgili olarak, pandeminin başlangıcında da kitle turizmi, otobüslerle gezen, bölgesel turlara katılan grupların sayısının çok az olacağını belirtmiştik. Aileler, arkadaş grupları şeklinde küçük grupların bölgemizin özellikle iç ve üst kesimlerini, yaylalarımızı ve doğal güzelliklerimizi tercih edeceklerini, buralara rağbet oranının artacağını ve bölge acentalarımızın bunu değerlendirerek tur programlarını, paketlerini bu detaylara göre planlamalarını ifade etmiştik.

KENDİ ARAÇLARIYLA SEYAHAT EDENLERİN SAYISINDA ARTIŞ VAR

Şimdiye kadarki bölgemizdeki hareketlilik bu şekilde gerçekleşti. Kendi araçları ile gezen ailelerin sayısında artışlar oldu. 2019 sonu itibariyle 1 milyon 53 bin 810 yerli, 606 bin 251 yabancı turist rakamlarımızın 2020 yıl sonu itibariyle toplamda %30’unu yakalayacağımızı ama bu toplam oran içinde yabancı turist payının daha düşük olacağını düşünüyorum.

BÖLGE OTELLERİNDEKİ DOLULUK ORANLARI YÜZDE 15-20 CİVARINDA

Bölgedeki otellerin doluluk oranlarıyla ilgili konuşan Kantarcı, Şehirlerimizdeki yıldızlı otellerin doluluk oranları %15-20 civarında. İç kesimlerdeki Ayder, Şavşat, Uzungöl gibi yerlerde ise %30, yerine göre %40 civarında. Geçen yıla göre onlarda da doluluk oranın düşük olmasına rağmen, genelleme yapacak olursak şehir otellerimize göre daha iyi durumda” değerlendirmesini yaptı.

PAZARI ÇEŞİTLENDİRMEMİZ VE ALTERNATİF TURİZM İMKANLARINI HAREKETE GEÇİRMEMİZ LAZIM

Kantarcı, bölge turizminin sorunlarıyla ilgili olarak şunları söyledi:

Bölgemiz alternatif turizm çeşitleri için çok uygun, şimdiye kadar bu potansiyeli yeteri kadar değerlendiremedik. Diğer husus, pazarın çeşitlendirilmesi; son yıllarda bölgemiz dış pazarda yoğun olarak Ortadoğu’ya yöneldi, yeni pazarlarla ilgili çalışmalar ve planlamalarımızın olduğu bu yıl maalesef bu çalışmaları hayata geçiremedik.

Mevcut az olan turizm hareketliğinde, çok küçülmüş pastanın en ufak dilimi bile seyahat acentalarımız için önemli hale geldi.

Başta Ayder, Fırtına Vadisi, Kaçkar Dağları Milli Parkı olmak üzere Rize ve Artvin illerimizde yayla turlarına yönelik kaçak faaliyetlerde oran olarak geçen yıla göre ciddi artış oldu.

2019’un denetimde en başarılı bölgelerinden olarak biz bile özellikle Rize’de İl Müdürlüğü’nün personel sorunundan dolayı yoğun destek veremediği için dönem dönem zorlanıyoruz.

BAZI YENİ YATIRIMCILAR BU KRİZİ ATLATAMAYACAK

Geleceğe yönelik beklenti ve öngörülerini paylaşan Kantarcı, şu değerlendirmeyi yaptı:

Başta Ortadoğu pazarına yönelik olmak üzere, bölgemizin artan turizm potansiyeline bağlı olarak, bölgemizdeki turizm yatırımlarda ciddi ve orantısız artışlar oldu. Bu süreçte, başta şehirlerdeki bazı yeni yatırımcılar olmak üzere krizi atlatamayacak olanlar olacaktır. Etkinin ne kadar olacağı ise tamamen sürecin devamına bağlı çünkü ne zaman sonlanacağı; eski hareketliliğe ne zaman dönebileceğimiz ile ilgili kesin bir veri, bilgi elimizde yok.

BÖLGENİN TARİHİ ESER ZENGİNLİĞİ TURİZME KAZANDIRILMALI

Öncelikle eski günlere kavuşabilmemizde etkin olacak gücün, etkenlerin bizlerin elinde, kontrolünde olabilmesini temenni ediyorum. COVID-19 salgınından ülke olarak en kısa sürede kurtulabilmek hepimizin en büyük isteği.

Doğu Karadeniz olarak tarihi ve tarihi eserleri ile ön planda olan bir bölgeyiz. Trabzon’da Sümela Manastırı’nın yanı sıra Vazelon, Kuştul, Kızlar Manastırı, Ayasofya, Gümüşhane’de Krom Vadisi, Santa Harabeleri, Satala Antik Kenti, Bayburt’ta Bayburt Kalesi, Yeraltı Şehri, Artvin’de Gürcü Kilisleri bir çırpıda sayabileceklerimizin sadece bazıları.

Henüz turizme kazandırılmamış tarihi eserlerin, manastırlar, kiliselerin hızlı bir şekilde restorasyonla turizm kazandırılması gerekmektedir. 2015 öncesi Trabzon başlangıçlı Van bitişli haftalık, veya Adana, Gaziantep bitişli iki haftalık programları tercih eden başta Avrupa olmak üzere dış pazarı yeniden yakalayabilmeliyiz. Diğer yandan dış pazarda komşu ve yakın ülkelerden İran ve Azerbaycan’la karşılıklı turizm hareketliliğimizi çok daha üst seviyelere çıkartmalıyız.

BÖLGE TURİZMİ ÇEŞİTLENDİRİLMELİ

Ülke olarak alternatif turizm potansiyelleri açısından dünyanın en zengin ülkelerinin başındayız. Bu konuda Doğu Karadeniz Bölgesi olarak oldukça avantajlıyız. Yayla turizmi, trekking, dağcılık, foto safari, çiftlik turizmi, kuş gözlemciliği, botanik turizmi, foto safari, kaya tırmanışı, yamaç paraşütü, akarsu turizmi gibi alternatif turizm çeşitleri için en uygun bölgelerdeniz. Bölgemizin doğal güzelliklerini iyi değerlendirip, bölgemizdeki paydaşlarımız ve kurumlarımızla bu yönde çalışmalar gerçekleştirmeliyiz.