Öztürk, bugün yayınlanan ‘Trabzon’da neler olduğuna bakalım’ başlıklı yazısında, 2018 yılı Mayıs ayında başlatılan ve kamulaştırma davalarında bilirkişilik yapanların yüksek rayiç bedeller göstererek devleti zarara uğrattıklarıyla ilgili yürütülen soruşturmayı hatırlatarak, bu soruşturmayı yürüten Başsavcı ve Emniyet Müdürünün görevden alınmasına dikkat çekti.

“2018 yılının Mayıs ayında Trabzon Başsavcılığı büyük bir gizlilik içinde soruşturma başlattı. Kamulaştırma davalarıyla ilgili görevlendirilen bilirkişilerin rayiç değerinin çok üzerinde kamulaştırma bedeli çıkardıkları, devleti zarara uğrattıkları öne sürülüyordu. Kamulaştırmaya itiraz halinde birinci ve ikinci raporları da aynı kişilerin yaptığı iddia ediliyordu. Yani işler “organize” bir biçimde sürdürülüyordu.

Kritik bir konu olduğu için soruşturmayı bizzat Trabzon Cumhuriyet Başsavcısı Mikdat Kutanoğlu yürütüyordu. Trabzon Emniyet Müdürü Orhan Çevik de olayın tüm boyutlarıyla araştırılması için çabalıyordu. Teknik takip, telefon dinlemeleri, fiziki takiple önemli bulgulara ulaşılmıştı. Şüphelilerden birisi de itiraflarda bulunmuştu.

SORUŞTURMANIN SONU

4 ay süren teknik ve fiziki takip sonucu Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri 19 Nisan 2018'de gerçekleştirdikleri operasyonla 7'si bilirkişi, 2'si adliye çalışanı ve biri de fotokopici olmak üzere 10 kişiyi gözaltına aldı. Haklarındaki suçlama,  “Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, rüşvet ve suç örgütü üyeliği”ydi. Şüphelilerden 8'i çıkarıldıkları mahkemede adli kontrolle serbest kalırken 2'si tutuklandı.

Başsavcı ve Emniyet müdürüne göre “Dört dörtlük” bir soruşturma dosyası hazırlanmıştı. Dosyadaki ifadeler,  belgeler 20 klasörde toplanmıştı. Daha dava açılmadan ilginç bir gelişme oldu. Önce soruşturmayı yürüten Başsavcı Mikdat Kutanoğlu görevinden alınıp İstanbul Anadolu Yakası Bölge Adliyesi'ne düz savcı olarak gönderildi. Başsavcı'dan kısa süre sonra Emniyet Müdürü Orhan Çevik'in görev yeri değişti.

Tabi ki bu önemli soruşturmanın sonucunu merak ettik. Savcılık 10 şüpheli hakkında “Kovuşturmaya Yer Olmadığı”na karar verdi. Kararın ardından dosya, disiplin yönünden bilirkişiler hakkında karar vermek üzere Trabzon Bilirkişilik Bölge Kurulu Başkanlığı'na gönderildi. Neyse, Trabzon'un gündeminde olan ve sonucu merakla beklenen soruşturma dosyası da böylece kapanmış oldu…”

 Öztürk, yazının ikinci bölümünde ise ‘Akrabaya Adli Piyango’ başlığıyla Bölge Adliye Mahkemesinde yaşanan atama ve terfilere dikkat çekti.

“Trabzon'dan söz ederken bir de Bölge Adliye Mahkemesi'ne gidelim.  Çünkü kamu kurum ve kuruluşları ile üniversitelerde sıkça karşılaşılan “akraba atamaları”nın yargıya da sıçradığı iddia ediliyordu. Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi'ne (İstinaf)  personel alımlarında akrabaların çok olduğu söyleniyordu.

Yeni açılan Bölge Adliye Mahkemesi'nde görev almak için 300 talep vardı. Bakanlık 45 isim belirleyip gönderdi. Yetkililere sorduğumda “Evet, gelenler arasında akraba olanlar var. Bazıları, eş durumundan, bazıları da sağlık gerekçeleriyle geldi” dediler. Akraba atamalarından bazılarını aktaralım” diyen Öztürk, atamalara konu isimleri paylaştı.

Saygı Öztürk’ün bugün yayınlanan yazısına ulaşmak için linki tıklayınız:

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/saygi-ozturk/trabzonda-neler-olduguna-bakalim-5878496/