Tweet |
Trabzon’un denizle bağlantısının Karadeniz Sahil Yoluyla koparıldığını hatırlatan ve her geçen gün bu kopuşun hızlandığının altını çizen Şen, “Ama yinede yolun deniz tarafında insan-deniz ilişkisinin, kent-deniz bütünlüğünün sağlanabileceği bazı bölgelerde kalmıştı. Kısım kısım oraları da toprakla dolguyla taşla tahkimatla buluşturduk. Önce Akçaabat merkezinde büyük bir dolgu yaparak yapay da olsa denizel koy alanını karada eksik bıraktığımız yeşil alanlar için kullandık sonrada Akyazı mevkisindeki doğal koy alanını, kentle bütünleşmiş namı dünyayı tutmuş bir stadyumumuz varken (Hüseyin Avni Aker Stadyumu) yeni bir stadyuma tercih ettik ve doldurduk. Yetmedi Beşirliden itibaren Ganitaya kadar Trabzon merkezinin önüne set çektik sebebi insanları denizle buluşturmak. Gülcemal projesi devamında Ganitaya kadar ilave dolguları içeren bir projeye dönüşmüş durumda” dedi.
“Gülcemal Projesini Sonlandıralım ve Trabzon’u Denizle Buluşturalım”
Ayasofya ile Faroz arasında dolgu yapılmayacağı ve bu alanda plaj oluşturulacağı şeklindeki söylentiye dikkat çeken Şen, bu konuda Büyükşehir Belediyesine şu çağrıda bulundu:
“Şimdi söylenen Ayasofya mevkii ile Faroz limanı arasında plaj olacakmış ve dolgu yapılmayacakmış. Bakanlıkta onaylı dolgu planları böyle demiyor. Ancak Büyükşehir Belediyesi olarak biz bu planları değiştireceğiz diyorsanız gelin o zaman Gülcemalde yapılan dolguyu bugün itibarıyla geldiği noktada sonlandıralım ve Ganitaya kadar artık ilave dolgu yapmayalım. Deniz kenti Trabzon sırtını denize dönmüş durumda iken denizle birlikte yaşamayı sağlayacak kararlar alalım.”