Trabzon Ortahisar Belediyesi tarafından “Kovid-19 Sonrası Kentlerin Geleceği” konulu çalıştay düzenlendi. Online gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü Sıddık Yılmaz’ın yaptığı çalıştaya Ankara Üniversitesi SBF Öğretim Üyesi Prof. Ruşen Keleş, KTÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi, Bilim Kurulu Üyesi Prof. Tevfik Özlü, KTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dilek Beyazlı, Şehir Plancıları Odası Trabzon Şubesi Başkanı Ercan Şen ve Sağlıklı Kentler Birliği Müdürü Murat Ar katıldı.

Çalıştayda ilk sözü alan Bilim Kurulu Üyesi Prof. Tevfik Özlü, Covid-19 ile ilgili çeşitli istatistik veriler de içeren bir sunum yaptı.

“Artık Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak, Virüsle Yaşamayı Öğrenmeliyiz”

Covid-19 sonrası dünyanın artık eskisi gibi olmayacağını söyleyen Prof. Özlü, “Virüs bize şunu gösterdi, bugüne kadar yaşadığımız hayat çok da güvenli değilmiş, kırılgan bir hayat yaşıyor muşuz. Bu hayatın sürdürülebilir olmadığını gördük. Covid-19 geçmişte yaşanmış büyük salgınlar kadar yıkıcı olmadı ama diğer salgınlardan farklı olarak dünya geneline yayıldı. Sürecin ne kadar süreceğini tam olarak bilmiyoruz. İyimser olanlar yaz gelince biteceğini öngörüyordu ama yaz geldi, maalesef bitmedi. Güz gelince tekrar artacak korkusu başladı. Biz bu virüsle birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz. Belki bu virüs bir şekilde kontrol altına alınacak ama Covid-19 gidecek, Covid-20, Covid-21 gibi başka tehditler, salgınlar potansiyel olarak bizi tehdit etmeye devam edecek. Haliyle biz nerede hata yaptık, zayıf noktalarımız neresiydi bundan sonra benzer durumlarla karşılaşmamak için neyi nasıl değiştirmeliyiz bu soruların cevabını araştırmalıyız” dedi.

“Hiç Kimse Güvende Değil”

Pandemiden en çok gelişmiş ülkelerin zarar gördüğüne dikkat çeken Özlü, “Bu tür pandemilerde çok da güvenli olamayacağımızı gördük. Birimiz güvende değilsek hiç kimse güvende değil. Hepimizin güvenliğini beraber düşünmemiz gerektiği ortaya çıktı. Dünyada virüsün ulaşmadığı hiçbir yer yok, bütün ülkeler virüsle tanışmış durumda. Gerçek vaka sayısının 15 milyondan çok daha fazla olduğunu tahmin edebiliriz” diye konuştu.

“İyimser Olmamız İçin Elimizde Veri Yok, Yangın Tüm Hızıyla Devam Ediyor”

“Günlük vaka sayılarına bakıldığında salgın tırmanıyor. Hiçbir şey hallolmuş, kontrol altına alınmış değil. Pandemiyle ilgili iyimser düşüncelere sahip olmak için elimizde data yok, tırmanma devam ediyor” diyen Prof. Özlü, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Şu an itibarıyla dünya henüz daha bu sorunu kontrol altına alabilmiş değil, yangının tüm hızıyla devam ettiğini söyleyebiliriz. Ölüm oranları bir miktar kontrol altına alınmış olsa da hala yükselme devam ediyor. Bu kadar deneyime rağmen hala etkili bir ilaç, aşı, tedavi henüz bulunamadı, bu üzücü. Dolayısıyla önceki duruma göre daha iyi durumda olduğumuzu söyleyemeyiz. Günlük vakalara bakıldığında Ocak, Şubat aylarına göre bugün daha iyiyiz diyemeyiz. Ülkemiz için belki söyleyebiliriz ama dünya için söyleyemeyiz, salgın tüm hızıyla devam ediyor.”

Normalleşme Adımlarının Etkisi…

Türkiye’nin 2 ay içinde pik noktasına ulaşmasının ve salgının kontrol altına alınmasının önemine dikkat çeken Özlü, normalleşme süreciyle vakaların yeniden tırmandığına vurgu yaptı:

“İyi gidiyorduk ama normalleşmeyle ilgili adımlar atıldı, bu da bir başka gerçeklik hayatın sürmesi gerekiyor. Tabii bu adımların bir karşılığı olacaktı bunu öngörüyorduk. Dalgalanma yaşadık halen bu dalgalanma devam ediyor henüz daha kontrol altına aldığımızı söyleyemeyiz. Ölüm sayılarımız düşük ama gönül istiyor ki hiçbir yurttaşımızı kaybetmeyelim” dedi.

“Kalabalık Ortamlar Çok Riskli”

Kalabalık alanlar ve kapalı mekanların taşıdığı risklere dikkat çeken Prof. Özlü, sinema, konser, restoran, ibadethane, düğün salonları gibi çok sayıda insanın bir arada bulunduğu ortak kullanılan alanların havalandırması ve temizliğinin önemini vurguladı. Özlü, bilhassa restoranlar ve yemekhanelerdeki kalabalıkların azaltılması gerektiğini söyledi.

“İnsan Doğanın Parçasıdır, Yöneticisi Değil”

Özlü, “İnsanın doğanın parçası gibi değil de doğanın yöneticisi gibi davranması her şeyi kendi çıkarı için kullanması doğadaki hayata müdahale etmesi bu sonucu doğurdu. Doğal hayata çok müdahale etmemeli, doğayla uyumlu yaşamı seçmeliyiz” uyarısında bulundu.

“Okulların Açılması Büyük Risk İçeriyor”

En çok merak edilen konuların başında gelen okulların açılmasıyla ilgili konuşan Özlü, şunları söyledi:

“Okullar, kreşler, huzurevleri, bakımevleri risk olmaya devam ediyor. 31 Ağustos’ta okulların açılacağını biliyoruz ama okullar açıldıktan sonra ne olacağını bilmiyoruz. Okullar sadece öğrenciler için değil toplum için de risk. Çünkü çocuk ailesinden, çevresinden virüsü alıp arkadaşına bulaştıracak, o da ailesine çevresine bulaştıracak. Dolayısıyla okullar çok riskli alanlar.”