Bazen düşünüyorum...

Türk toplumu bu hale nasıl geldi?

Komşuluklar nasıl bitti?

Akrabalar birbirinden nasıl uzaklaştı?

Kavgalar neden çoğaldı?

En önemlisi ahlaki yozlaşma neden son yıllarda bu kadar arttı?

Eskiden yani sosyal medya ve internet bu kadar yaygın değilken sadece TRT ve birkaç özel televizyon vardı.

Dizi anlamında da birkaç Brezilya, Amerika ve Japonya yapımı dizi vardı.
Şimdi ise çok sayıda Türk kanalı var.

Hepsinde de onlarca dizi var.

Şu dizilerin isimlerine bakın Allah aşkına…

“Aşk-ı Memnu, Aşk Çemberi, Aşk Laftan Anlamaz, Acı Aşk, Kara Para Aşk, Aşk ve Mavi, Aşk Zamanı, Afili Aşk, Kiralık Aşk, Aşkın Bedeli, 4N 1K İlk Aşk, Tehlikeli Karım, Yatağımdaki Düşman, İlişki Durumu: Karışık, İlişki Durumu: Evli, Küçük Kadınlar, Binbir Gece, Zengin ve Yoksul, Beyaz Yalan, Çukur, Ramo, Zemheri, Kuzey Yıldızı, Gülperi, Yeni Gelin, Bir Zamanlar Çukurova, Hercai, Beni Bırakma, Hatırla Sevgili, Ezel, Şahin Tepesi, Sen Anlat Karadeniz, Aliye, Kırgın Çiçekler, Seven Ne Yapmaz, Seviyor Sevmiyor, Analar ve Anneler, Kara Ekmek, Babil, Sefirin Kızı, Güvercin, Sevdim Seni Bir Kere, Çocuk, Kadın, Kuzgun, Sevgili Geçmiş, Kardeş Çocukları, Erkenci Kuş, Ufak Tefek Cinayetler, Fazilet Hanım ve Kızları, İstanbullu Gelin, Cesur ve Güzel, Kara Sevda, Hatırla Gönül, Tatlı Küçük Yalancılar, Zalim İstanbul, Doktorlar, Koca Koca Yalanlar, Güneşin Kızları, Bodrum Masalı, Yasak Elma, Zümrüdüanka, Bir Aile Hikayesi, Ferhat İle Şirin, Bir Deli Rüzgar… Ve daha niceleri…”

Evet isimleri okuduysanız hemen hepsinin içinde aşk, kadın, yalan olduğunu görüyorsunuz…

Dizilerin hemen hemen tamamının içeriğinde ise entrika, yalan, birbirinin kocasına ve karısına sarkma, metres hayatı, yalan, sokak kavgaları, çeteler ve cinayet var…

Bir dizi bakarsınız bir mesleği yerin dibine sokar.

Bir tanesi bile ‘Bir meslek erbabı şöyle olmalı’ mesajı vermez.

Dizilerin ilk bölümü ile sonraki bölümleri arasındaki çelişki akla ziyan… İlk bölüme bakıyor, “Tamam güzel bir dizi başlıyor” diyorsunuz.  Üniversite gibi bir bilim yuvasında başlıyor daha ikinci bölümde entrika dizisine dönüşüyor.

Doğru düzgün bir tane dizi yok.

Ne tarihimize ışık tutacak, ne bilimsel çalışmaları anlatacak bir tane dizi yok.

Aslına bakarsanız kim bu dizileri yapıyorsa hedefine ulaşıyor.

Türk halkını resmen ayakta uyutuyor.

Atı alan da Üsküdar’ı geçiyor.

RTÜK ne iş yapıyor onu da bilmiyoruz.

Saçma sapan reklam kuşakları ise insanı çıldırtıyor. Bazen reklam arasında bir şeyler izliyor hissine kapılıyorsunuz.

Hele hele şu tamamen reklam kuşağına dönen ve saçma sapan ilaç tanıtımı yapan kanallar yok mu?

Sonuç olarak televizyon sektörü dizi üzerinden gidiyor. İstedikleri reytingi de alıyorlar.

Çünkü evde oturan çok…

İşi olmayan ne yapacak ki?

Tabi ki kumanda elinde diziden diziye koşacak…

İşte ahvalimiz!