Aydın Gelleci (sayfa61)- Türkmen’in konuyla ilgili yazısı şöyle:

“Ülkemizde üç büyükşehir İstanbul, Ankara ve İzmir dışında, Anadolu’da kurulmasına karar verilen ilk üniversite 20 Mayıs 1955 tarihinde kuruluş kanunu çıkartılan Karadeniz Teknik üniversitesidir. Bu üniversitemizin kuruluşuna öncülük eden Mustafa Reşit Tarakçıoğlu ile arkadaşlarına ve devrin devlet yöneticilerine Trabzon şehri olarak şükran borçluyuz. Üniversitemizden bugüne kadar bölgemize ve ülkemize hizmet eden çok sayıda insan yetişmiştir. Teknik Üniversitemizin kuruluşundan yaklaşık elli beş yıl sonra Avrasya üniversitemiz bir vakıf üniversitesi olarak 25 Kasım 2010 tarihinde kurulmuştur. Vakıf üniversitemizin kuruluşunu zor şartlar altında, kıt imkanlarla başaranları da kutluyoruz.

Bilindiği gibi, her iki üniversitemizin merkezleri Trabzon’umuzun doğu kesimindedir. Batı kesiminde, Akçaabat Bölgesinde Eğitim Fakültesi, İletişim Fakültesi ve Güzel Sanatlar Fakültesi olmak üzere üç fakülte ile Trabzon Meslek Yüksekokulu bulunuyor. Ayrıca Vakfıkebir, Beşikdüzü, Tonya ilçelerimizde Meslek Yüksekokulları bulunmaktadır.

Çarşıbaşı ilçemizde Meslek Yüksekokulu kuruluş aşamasındadır. Akçaabat halkı olarak, mevcut yüksek eğitim kurumlarını da içerisine alacak şekilde, merkezi Akçaabat olmak üzere bir Üniversitenin kurulmasını hayal ettik ve Akçaabat kamuoyu olarak diğer ilçelerimizin de desteğini alıp birlikte seslendirerek takip ettik. Sonunda hayallerimiz gerçek oldu. Arzuladığımız üniversitemiz, 18.05.2018 tarihinde kuruluş kanunu yayınlanarak Trabzon Üniversitesi adıyla merkezi Akçaabat olmak üzere kurulmuştur. Üniversitemizin kuruluşunda başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Bakanlarımız, Milletvekillerimiz olmak üzere emeği geçen, katkısı olan herkese teşekkür ediyoruz. Halen, üniversitemiz yönetim merkezi olarak Söğütlü’ deki Fatih Eğitim Fakültesinin bir kısım binalarını kullanmak suretiyle çalışmalarını sürdürmektedir. Üniversiteye bağlanan mevcut Fakültelerin bir bölümü Trabzon’un doğu kesiminde bulunmaktadır.

Üniversitenin gelişip büyüyebilmesi için bu dağınık durumdan kurtularak derli toplu bir yerleşkeye kavuşturulması gerekmektedir. Eğitim fakültesinin mevcut alanı bir üniversite yapılanması için yeterli değildir. Fatih Eğitim Fakültemizin alanı yaklaşık 200 dönüm civarındadır. Karadeniz Teknik Üniversitesi alanının 1100 dönüm civarında olduğu göz önüne alınırsa bu alanın ne kadar yetersiz olduğu daha iyi anlaşılacaktır.

Beğenilen, tercih edilen nitelikli bir üniversite olabilmek için gelecekteki büyümeyi, genişlemeyi de karşılayabilecek ölçüde uygun bir alana ihtiyaç bulunmaktadır. Üniversitelerin gelişmesinde bulundukları mekan ve fiziki altyapı önemlidir. Yeterli akademik kadroyu tutabilmek ve belirli seviyenin üzerinde seçilmiş öğrenciyi çekebilmek için üniversitenin bir albenisi olmalıdır. Diğer bir ifade ile güzel bir yerleşke, seçkin akademik kadro, seçilmiş öğrencilerle üniversiteler arasında öne çıkmak mümkün olur. Biz Trabzon üniversitesinin Türkiye ve Dünya üniversiteleri kalite sıralamasında üst sıralarda yer alacak bir üniversite olmasını arzu ediyoruz. Bunun için ilk yapılacak iş üniversitelerimizi güzel bir alana kavuşturmaktır.

Yapılan araştırmalarda yukarıda anlatılmaya çalışılan imkanları sağlayacak genişlikte ve özelliklerde bir kamu arazisi bulunamamıştır. Bulunan yerler, alan olarak ve topoğrafik yapı olarak yeterli görülmemektedir. Engebeli ve meyilli yerler olduklarından ana yola bağlantılarına, iç yollara ve binalar için kazı ve sanat yapılarına çok büyük harcamalar yapılması gerekecektir. Bu bakımdan, üniversite için uygun bir yerin kamulaştırılması gereklidir. En iyisi, sahilde karayolundan başlayarak arkaya doğru hafif meyille yükselen, şehir merkezinden de çok kopuk olmayan yerlerdir. Akçaabat merkezinin batısında, bu tarife uyan güzel yerler bulunmaktadır. Bu konuda, ön hazırlık olmak üzere çalışma yapılarak uygun bir alan tespit edilmiştir. Düşünülen alan Bölgemize karayoluyla gelip gidenlerce, hem de uçak yolcularınca havadan seyredilerek üniversitenin tanınırlığına, albenisine katkıda bulunacaktır. Ayrıca, mevcut imar durumu bakımından en kolay şekilde kamulaştırılabilecek bir alandır.

Kuruluş aşamasında hep birlikte el ele vererek, güç birliği yaparak Trabzon Üniversitesinin bölgemize kazandırılmasını sağladığımız gibi bu ikinci aşamayı da iş birliği ile, kamulaştırma için gerekli parayı temin ederek aşmamız gerekmektedir. Burada ilk seçenek, devletimizin imkanlarını zorlayarak parayı temin etmektir. Bakanlarımız, Milletvekillerimiz, Sivil Toplum Örgütlerimiz, her kademede seçilmiş ve atanmışlarımızla konuyu sıkı bir şekilde takip etmeliyiz.  Bunun başarılamaması halinde ikinci bir yol Fatih Eğitim Fakültesinin bulunduğu alanı değerlendirerek imkan temin etmeye çalışmaktır. Toplu konut idaresi (TOKİ) devreye sokularak bu çalışma yürütülebilecektir.

Fatih Eğitim Fakültesinin arazisi Trabzon’un en değerli alanlarından biridir. Gerekirse, bitişiğindeki askeri alanı da katarak burayı Trabzon’un bir prestij yaşam alanı projesi olarak konut, ticaret, konaklama, sosyal ve kültürel mekanlar olarak değerlendirmek mümkündür. Bu yola gidilmesi halinde Trabzon’umuz iki adet vizyon projeyi gerçekleştirmiş olacaktır. Seçkin bir üniversite ve Şehre vizyon katacak bir yaşam alanı. Askeri alanın katılması durumunda, askeri tesisler Söğütlü Vadisinde Düzköy karayolu boyunda bir yer temin edilerek yapılabilecektir.

Çoğumuzun bildiği gibi, en verimli yatarım eğitime yapılan yatırımdır. Bir ülkenin yetişmiş insan gücü kalkınmada, zorlukları aşmada birinci derecede önemli unsurdur. İkinci dünya savaşında taş taş üstünde kalmayan. Almanya’nın kısa zamanda toparlanmasını, diğer etkenlerin yanında büyük oranda yetişmiş insan gücüne borçludur.

Millet olarak 21. Yüzyılı ıskalamamak için iyi insani, ahlaklı insanı yetiştirebilmenin yanında bilime, teknolojiye ve bilgi üretimine büyük önem vermemiz lazımdır. Çağımızda en değerli şey bilgidir. Artık Ülkerler arasındaki yarış bilgi yarışıdır, teknoloji yarışıdır. Dünyanın en zenginleri bilgi satanlar, teknoloji satanlardır.

Trabzon’un gelişip büyüyebilmesi, yetişen gençlerine iş imkanı sağlayabilmesi için öncelikle turizm, eğitim, sağlık, ticaret sektörlerine önem vermesi gerekir. Bunları ön plana çıkarmak tarım, sanayi gibi diğer sektörleri ihmal etmek anlamına gelmemektedir.

 Trabzon, eğitim alanında bir üniversiteler şehri haline gelebilmelidir. Üçüncü bir devlet üniversitesinin ve birçok araştırma enstitüsünün kurulmasını, fikir bazında da olsa şimdiden düşünmeliyiz. Hayal etmeden, planlamadan sonuç almak,  başarılı olmak mümkün değildir.

Düzköy yolundaki eski tekel binalarının halen bir bölümü kullanılmaktadır. Geri kalan büyük alanlardan verimli bir şekilde yararlanılmamaktadır. Geçmişte fabrika olarak yapılmış olan bu binaların Akçaabat (Şinik) Organize Sanayi ve diğer organize sanayi alanları ile işbirliği yapılarak araştırma, geliştirme, faaliyetlerinde değerlendirilmesi gençlerimize iş imkanı sağlanması açısından önemlidir. Birkaç yıl önce Teknik üniversitemize tahsis edilen bu tesisler, maalesef değerlendirilemeyerek iade edilmiştir.

Trabzon Üniversitesinin yeni yerleşkesine kavuşturularak, arzu edilen seviyede bir akademik kadroyla eğitimini sürdürmesi, Karadeniz Teknik Üniversitemizin teknik kimliğinin ağırlıklı bir şekilde öne çıkartılması, iki üniversitemizin de Türkiye ve dünya üniversiteleri arasında üst sıralarda yer almaları en büyük arzumuzdur.  20.06.2020”