Konunun takipçisi olduğunu ve bölgeye tekrar geleceğini ifade eden Hamzaçebi, “Ya bu rezaleti önleyecekler ya da bu tesis oradan kaldırılacaktır. Ben konunun takipçisiyim. O tesisin internette bir telefonunu bulamazsınız, kendilerini ulaşılmaz kılmışlar. Zar zor bir mühendis buldum o da bana bilgi vermekten çekindi. Seçime kadar halledeceğiz diyerek oyalayacaklar kimse buna inanmasın” ifadelerine yer verdi.

ARAKLI ZEHİRLENİYOR ! KARADENİZ ZEHİRLENİYOR !

Firmanın üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini kaydeden Hamzaçebi, “Bu çöp tesisi Araklı’yı zehirliyor. Araklı’nın toprağını, Yanbolu Deresi’ni zehirliyor. Karadeniz’e ulaşan atık sular vasıtasıyla Karadeniz’i zehirliyor. Yani bütün canlıların tehlikede olduğu bir mesele var ortada. Kimse konuyu hafife almasın. Mesele sadece basit bir koku meselesi değildir. Kötü kokudan rahatsız oluyor vatandaş bu bir gerçek. Balkonuna çıkıp çay içemiyor, penceresini açamıyor. Ama mesele kokudan ibaret değil. Çok daha geniş bir ölçekte problemle karşı karşıyayız. Vahşi depolama entegre tesisinin gerekli teknolojiye sahip olmamasından kaynaklanıyor. Vahşi depolama yapmıyoruz diyorlar orada vahşi depolama yapılıyor. Üstü açık bir alana çöpleri getirip yığıyorlar. Alandan sızan sular Yanbolu Deresi’ne karışıyor, oradan Karadeniz’e ulaşıyor. Atık suyun yanına geldim nefes almak mümkün değil. Tesisin tepesinde yüzlerce doğan var. Yürürken endişe ile yürüdüm. Sadece Taşönü Mahallesinin meselesi değil civardaki 10 köyü de etkiliyor. Araklı’yı etkiliyor. Kimse bu mesele o köyün meselesi diye düşünmesin. Yanbolu deresinin zehirli sularla zehirlendiği durumda kimse bu konu beni ilgilendirmiyor diyemez” dedi.