Geçtiğimiz günlerde uzun yıllardır bölgenin hasretle beklediği demiryolu konusunu tekrar gündeme taşıdık ve Trabzon Erzincan Demiryolu Platformu Sözcüsü Şaban Bülbül ve Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği Başkan Vekili Ahmet Hamdi Gürdoğan ile konuya ilişkin birer röportaj gerçekleştirdik.
Gördük ki Trabzon kenti; demiryolunun güzergahı konusunda hala net kararını verebilmiş değil. Demiryolu ile ilgili STK'lar birbirine tamamen zıt görüş bildiriyorlar. Gürdoğan fizibıl olan Samsun-Sarp hattı derken, Bülbül aksine Trabzon Erzincan güzergahının daha fizibıl olduğunu savunuyor. Biz bu tartışmada DKİB Başkan Vekili Gürdoğan’ın duruşunu daha haklı buluyoruz. Bu yazımızda bunu gerekçelendirmeye çalışacağız.
Doğu Karadeniz Bölgemiz illeri olan Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin’in limanları demiryolu bağlantılarının olmaması nedeniyle, uluslararası ticarette her geçen yılla birlikte tercih edilme oranı düşüyor. Bu bir realite.. Avrupa, Orta Doğu ve Orta Asya Bölgesi ülkeleri arasındaki mal hareketleri ve transit ticaret, demiryolu bağlantıları ve lojistik için gerekli alt yapı imkanları yeterli olan rakip ülke limanlarına kayıyor. Gürdoğan, bugün Avrupa ile Orta Asya Bölgesi arasındaki mal hareketlerinin Romanya Köstence limanı, Bulgaristan Varna Limanı, Gürcistan'ın Batum ve Poti Limanları ve Rusya'nın Karadeniz Bölgesi limanları arasına, Orta Doğu ile Orta Asya Bölgesi arasındaki mal hareketlerinin ise Dubai, Mısır ve İran Limanları üzerinden yine Gürcistan, Rusya limanlarına kaydığını ifade ediyor. Burada en önemli etken olarak ise karşımıza bu limanların demiryolu bağlantılarının bulunması çıkıyor.
Son dönemde ise Gürcistan'ın Çin Halk Cumhuriyeti ile yaptığı antlaşma kapsamında, Çin Halk Cumhuriyetinden sağlanan fon ve kredilerle Batum Limanına kadar bağlantısı bulunan ve Çin Halk Cumhuriyeti’ne kadar uzanan demiryolu alt yapısı hızlı bir şekilde geliştirilerek, Batum-Çin Halk Cumhuriyeti demiryolu hattı yük trafiğine açıldı. Bu hat üzerinden gelen yükler Gürcistan Batum ve Poti Limanları üzerinden denizyolu ile dünyaya dağılmakta, aynı şekilde bu limanlara gelen yükler de aynı hat üzerinden Çin Halk Cumhuriyeti’ne ulaştırılıyor. Bu gelişme üzerine Rusya mal ticaretini yönlendiren önde gelen lojistik konteyner firmalar Batum ve Poti Limanlarını uğrak destinasyonlarına ilave ederek gerekli altyapılarını bu limanlarda yaptı. Gürdoğan bundan dolayı, Doğu Karadeniz Bölgesi’nin demiryolu hattına bağlanması önceliğinin iç hat demiryolu bağlantısı yerine, yük potansiyeli daha yüksek olan ve çok daha düşük maliyetle yapılabilirliği olan uluslararası bağlantı noktası olarak ülkemize en yakın konumdaki Samsun-Hopa-Sarp-Batum Demiryolu bağlantısını haklı olarak öneriyor. Fayda maliyet açısından etüt edildiğinde en fizibil hattın bu hat olduğu açıkça ortada..
Gerçekler buyken bazı sivil toplum örgütlerinin inatla Trabzon-Erzincan demiryolu hattını savunmasını çok gerçekçi ve akılcı bulmuyoruz. Gerçi ülkenin içinde bulunduğu kriz ortamında böyle devasa bir projeye yakın bir zamanda başlanması hayal gibi gözükse de hiç olmazsa Trabzon kamuoyu demiryolu hattının nereden geçmesi gerektiğine doğru ve yerinde tahlil ve tespitlerle Ankara’ya birlik halinde tek ses vermelidir.