Manisalı, Cumhuriyet gazetesinde bugün yayınlanan ‘AKP iktidarının uzun kalmasının ‘sırrı...’ başlıklı köşe yazısında AK Parti iktidarının bu kadar uzun sürmesine yol açan faktörlere dikkat çekti. 

“28 Şubat’ta Erbakan Tasfiye Edildi, AKP ABD’den Aldığı Destekle İktidara Geldi”

AKP’nin 2002’den bugüne kadar, çok uzun süre iktidarda kalmasının siyasal, ekonomik, dini, kültürel “iç ve dış nedenleri” olduğunu belirten Manisalı, AK Parti’nin iktidarına giden süreci şu şekilde dile getirdi:

“Ilımlı İslam ve “yeni Türkiye” formülleri ABD’nin stratejik kurum ve kişileri (Paul Henze ve G. Fuller), BOP kapsamında 1990’ların başında devreye sokuldu. Amerika karşıtı Erbakan, 28 Şubat’ta tasfiye ettirildi, “uyumlu İslamcıların” yolu açıldı. Zaten 12 Eylül sürecinden başlayarak demokratik sivil toplum örgütlerinin ve sendikaların önü çoktan kesilmişti. AKP ABD’den büyük destek aldı ve iktidara geldi.”

CHP Gereken Muhalefeti Yapamadı

“Türkiye’deki “Batılı” değil “Batıcı” eğilimindeki çevreler ve neo-liberaller, AKP iktidarına destek verdiler. Büyük sermaye çevreleri de (ABD’nin dümen suyunda oldukları için) yeni İslamcılara, kerhen de olsa destek verdiler” diyen Manisalı, CHP’nin bu dönemde gereken muhalefeti yapamamasının AKP lehine durumu değiştirdiğini savunarak iktidara verilen desteğin ağırlıklı olarak ekonomik çıkarlar ekseninde geliştiğini ileri sürerek şunları dile getirdi:

“Türkiye’de “ikbal arayan” tutucu ve gerici çevreler, köy ağaları ve tarikatlar, “AKP şemsiyesi altında büyüyeceklerini görerek” yeni siyasal İslamcı iktidara destek verdiler ve “kader ortakları” konumuna geldiler. Gülen cemaati çok etkili oldu.”

Özelleştirmeler ve İç ve Dış Sermaye Çevrelerinin Destekleri

“AKP iktidarının 2004’ten başlayarak Cumhuriyet döneminin kamu şirketlerini “özel sektöre ve yabancı tekellere satması” AKP’ye çifte yarar sağladı: AKP sağladığı özelleştirme kaynaklarını kendisini destekleyecek şirketlere yönlendirerek “onlar açısından bir beka ortamı yarattı”. AKP oldukça biz de varız diyen kimi iç ve dış sermaye çevreleri iktidara destek vermeye başladılar.”

“Özelleştirmeler ve yabancılaştırmalar, ekonomik kaynakların tamamen parti kontrolü altına alınması ve istenildiği gibi “paylaştırılması” yanında, yabancı tekeller ve BOP’u yürüten devletler bakımından da AKP’ye desteği artırdı.”

AKP’nin uzun iktidarı döneminde, “kendi sermayedarı yanında kendi elitini de yarattığını dile getiren Prof. Manisalı, ‘AKP döneminde gelir bölüşümü bozulduğu için yoksul kesim hızla büyüdü. AKP bu yoksul kesime “kaynak transferini”, “kendisine bağlamak” için kullandı. ABD ve FETÖ’nün Ergenekon ve Balyoz darbelerinden sonra 2009’dan itibaren yürümekte olan süreç, “parti-devlet bütünleşmesini” sağlamlaştırdı. Arkasından 15 Temmuz 2016 sonrasında, yeni fırsatlarla, Bahçeli’nin de inanılmaz desteği ile getirilen tek adam rejimi işi bitirdi. Operasyon tamamlandı’ ifadelerini kullandı.

Prof. Erol Manisalı’nın yazısının tamamına ulaşmak için aşağıda linke tıklayınız:

http://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/erol-manisali/akp-iktidarinin-uzun-kalmasinin-sirri-1738275