Bugun...



Trabzon İKK, Bilime Aykırı Yürütülen Çalışmalara Dikkat Çekti

Trabzon’da İl Koordinasyon Kurulu üyeleri, KTÜ Sahil Tesisleri’nde Trabzon gündemi ile ilgili bir toplantı düzenledi. Genel Sekreter ve aynı zamanda Makine Mühendisleri Odası Başkanı Fulya Bankoğlu’nun yönettiği toplantıya İKK’ya bağlı oda başkanları katıldı.

facebook-paylas
Tarih: 17-09-2021 13:23

Trabzon İKK, Bilime Aykırı Yürütülen Çalışmalara Dikkat Çekti

Toplantıya Makine Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Fulya Bankoğlu, Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlivan, İnşaat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Muzaffer Aydın, Jeoloji Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Semih Hamzaçebi, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Adem Abdioğlu, Elektrik Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı İsmail Hakkı Çavdar, Şehir Plancıları Odası Trabzon Şube Başkanı Ercan Şen, Jeofizik Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Hakan Karslı, Peyzaj Mimarları Odası Trabzon Şube Başkanı Ahmet Hacıfettahoğlu, İç Mimarlar Odası. Trabzon Şube Başkanı Muhittin İnce, Kimya Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi İkinci Başkanı  Mehmet Çalık katılım gösterdi.

İKK’nin Trabzon basını ile bir araya geldiği toplantıda, mevcut otogarın yerinin, her ne kadar yer tercihi yanlış olsa da yeni yapılacak otogarın yerinden çok daha riskli bir bölgede olduğu, Forum AVM’nin de sel ve taşkınlardan etkilenebilecek riskli bölgede olduğu, Trabzon’da 18 ilçedeki tüm dere yataklarının çok riskli olduğu, birçok ilçenin yanlış yere kurulduğu, Şehir hastanesi, Kanuni Bulvarı Boztepe Geçişi  ve yeni Otogarın yer tercihinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiği vurgulanarak Trabzon’un yeni otogara ve Güney Çevre yoluna ihtiyacı olduğu görüşlerine yer verildi.

 

OTOGAR BİNASI YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLMELİDİR

STK başkanları yeni otogarın yerine özel bir tepkilerinin olmadığını Değirmendere Vadisi’nin genel olarak sorun teşkil ettiğini Değirmendere başta olmak üzere, şehirde üzerinde birçok kaçak veya ruhsatlı olmasına rağmen risk taşıyan dere yataklarındaki yapıların derhal gözden geçirilmesi gerektiği görüşlerine yer verdiler. 


Basın ile uzun süredir bir araya gelemediklerini belirten Başkan Bankoğlu, “Basın ile istişare etmek şehrin gündeminden haberdar olmak sorunları paylaşmak gelişmeleri değerlendirmek istedik. Pandemi öncesinde kahvaltıda buluşmuştuk. İki ayda bir araya gelme fırsatı bulalım demiştik. Pandemi araya girdi süre uzadı. Tek amacımız Trabzon basını ile Trabzon gündemini değerlendirmek” ifadelerini kullandı.

 

ŞEHRİN TEKTİK KADROSU BİZLERİZ

İKK’nın gündem oluşturma konusunda basın ile yeterli istişare kuramadığı yönündeki soruya Bankoğlu; “Sizin sıkıntılarınız bizim de sıkıntılarımız. Düşüncelerimizi ifade etmiyoruz ama herhangi bir konuda fikirlerimizi gerekli yerlere iletiyoruz. Şehrin tektik kadrosu biziz. Sizlere ulaşma noktasında belki eksik kalıyor olabiliriz ama sizler bize ulaşma noktasında sıkıntı yaşıyor musunuz? Sorduğunuz sorulara yanıt alabiliyor musunuz? Burada bir sıkıntı olduğunu düşünmüyorum. KTÜ ile şehir arasında kopukluk var deniyor ama bizler ilişki halindeyiz. Yani bizim ilişkilerimizde sıkıntı yok. Hep birlikte şehir için, üniversite için de fikirlerimizi dile getiriyoruz. Üniversite rektörü atanırken bile KTÜ’nün teknik bir rektörle yönetilmesi gerektiğini belirtiyoruz. Aramızda çok tartışıyoruz, şehrin sorunlarını hep birlikte masaya yatırıyoruz. Bugün burada olmamızın nedeni de bu. Şehri basınıyla STK’ları ile değerlendirmek” ifadelerini kullandı.

 

TAM 22 MAHKEMEMİZ VAR AMA…

 ‘İtiraz ettiğiniz mahkemeye taşıdığınız olaylardan basını haberi olmuyor’ eleştirisine cevap veren Trabzon Şehir Plancıları Odası Başkanı Ercan Şen, “Yani aslında sonuçlananları basın ile paylaşıyoruz. Fakat hukukun işleyiş sistemi farklı. Bazı kararlar yıllar sürebiliyor. Zaman zaman kararlar itirazlarımız yanlış değerlendiriliyor. Bizlerde bunun için hemen basına bilgi vermiyoruz. Son olarak Araklı Taşönü’ndeki çöp tesisiyle ilgili mahkeme sürecimiz oldu, şehir plancıları olarak mahkemenin kararını duyurduk fakat şimdi tekrar bura ile ilgili mahkemeye müracaat etmek zorunda kaldık. Şu anda gerek belediyelerle gerek müdürlüklerle ve bakanlıklarda devam eden 22 davamız var” şeklinde konuştu. 

 

TRABZON’UN YENİ OTOGARA İHTİYACI VAR

Trabzon Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Hakan Karslı ise yaptığı konuşmasında Trabzon’un mevcut terminal binasının deforme olduğunu, eskidiğini, yıprandığını ve yetersiz kaldığını artık Trabzon’un yeni bir otogar binasına ihtiyacı olduğunu belirterek, “Ben doğal alanların suni dolgular ile doldurularak buralara nitelikli kamu binalarının yapılmasına karşıyım. Akyazı’ya da karşı çıkmıştık. O zaman 400 fore kazıkla yapılacaktı. Bizim itirazımızla 6000 fare kazık kullanıldı. Ama yine de tam sağlıklı olmadı. Şimdi aynı yere şehir hastanesi inşa ediyorlar bu da yanlıştır. Otogarın yeri de aynı şekilde suni dolgudur.

Otogarlar, terminaller bir şehre gelen insanların ilk algısıdır. Bu tür yerler çok önemlidir. İlk terminal Orhan Karakullukçu döneminde yapılmıştı. Deforme oldu. Trabzon şehrine yakışmıyor. Yenilenmesi en modern ve en iyi şekilde olsun. Bunda hem fikiriz. Seçilen yeri doğru bulmuyorum. Bulunmuş olduğu konum doğru değil, dere toprakla doldurulup daraltılmıştır. Yatak akarsuyun aktığı alandır, ama birde taşkın alanı var vadinin taşabileceği alan. Tüm çalışmalar o alanı riskli alan olarak gösteriyor. Bu tür yerlerde yapılar 100 yıllık su debisine göre yapılır ama kamu binalar 500 yıllık debiler alınarak yapılır. Kendisini taşkın üretmeye planlamış bir akarsuyun taşkın riski alanı içinde böyle bir kamu binasının yapılaşmasını doğru bulmuyorum. Bunun bir çok örneklerini yaşadık, en son örneğini bir ay önce yaşadık. Tüm tedbirleri alıyoruz diyorlar ama tüm tedbirleri alarak inşaat yapabilirsiniz ama daha başından yer seçimi yanlış yapılarak başlanılması doğru değildir. Sel taşkın haritalarında bu vadinin 1. derece riskli alanda olduğu için buna başından beri itiraz ettim.

Planlanmasında dedim, ihale aşamasında dedim, birkaç defa tekrarladık. Bir kaç defa belediye yönetimi ile toplandık dedik. Bilimsel ve ortak akıl değerleri açasından yeniden değerlendirip vazgeçme yoluna da gidebilirlerdi. Kabul etmiyorum, doğru da bulmuyorum. Doğal olmayan suni dolgularla yapılan yerler her zaman sorun çıkarır” ifadelerini kullandı.

 

ALTERNATİFLER DÜŞÜNÜLMELİDİR

Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Adem Abdioğlu ise toplantıda yaptığı açıklamada “Ben isterdim ki Trabzon’un yeni otogarı Güney Çevre yolunun geçiş güzergahına yapılsın, şehrin trafiğine yük olmasın.  Ama duydum ki Akçaabat Bahçecik arasında Güneş Çevre Yolu proje çalışmaları yapılmış. Yani bu treni kaçırdık. Bir şehre terminal yapılacaksa yer seçimi esnasında gerekli kriterlerin sağlanıp sağlanmadığı, sağlanmıyorsa alternatif birkaç yerin planlanması gerektiğini düşünüyorum. Ben yetkililere sordum. Yer seçimi ile ilgili kriterleriniz neler ama cevap alamadım. 

Sadece terminal değil, şehir hastanesinin, yatırım adasının da yerlerine alternatif yerler düşünülmeyişi gerçekten üzüntü verici. Avrupa’da otogarlar şehirlerin ulaşmağı içinde birer sosyal yaşam alanı olarak değerlendirilir fakat Trabzon’daki otogarda bir yaşam alanı da göremiyoruz. Hadi diyelim yer bulamadık yeni otogarı Değirmendere Vadisi üzerine yapıyoruz o zaman ulaşım daire başkanlığı idari binasını neden Moloz’da caminin arkasına koyduk ve sahile bakışı kestik. Bunu da Değirmendereye yapsaydık. 


Artık küresel iklim değişikliğinin hayatımıza tam etkilerine kanaat getirmeli buna göre hareket etmeliyiz. Küresel iklim değişikliğinin etkilerini 7’den 70’ herkes görmekte. Ne diyor 2020 küresel iklim değişikliği raporunda, deniz kenarlarından uzak durun diyor çünkü deniz suları yükselecek. Bunları dikkate almak gerekir” diye konuştu.

 

DEVLETİN MEMURU OLUR, SİYASETÇİNİN BÜROKRATI OLMAZ

Trabzon Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Semih Hamzaçebi ise yaptığı konuşmada istişarenin her zaman öncelikte olması gerektiğinin altını çizerek, “Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Trabzon’a Cumhuriyet döneminden buyana doğru dürüstü kalıcı olarak yapılan yatırımların sayısı maalesef bir elin parmaklarını geçmemektedir. Trabzon Havalimanı, Trabzon Limanı ve KTÜ dışında devletin kalıcı denilebilecek şehre katma değer sağlayan bir yatırımı yoktur. Bir tane Botanik Park diyemiyorum çeyrek desem yine fazla olur. Gidin Batum’dakini görün bir günde gezemiyorsunuz bizimki ise 1 saatte gezilir. 

Şehirde ne yapılması lazım, şehrin ihtiyacı ne, yapılacak bir şey teknik olarak nereye yapılmalı… Neden istişare edemiyoruz, neden biz katkı ağlayamıyoruz? Çünkü her şey yapılıyor, çiziliyor projelendiriliyor… Bizden ‘2 gün içinde’ görüş isteniyor. Böyle saçmalık olur mu. Bunun adı istişare olmaz ki…

Yanlış emsaller yanlış yapmaya mazeret değildir, hele de kamu kurumları için hiç değildir.

Şehir hastanesi ihtiyaç mı ihtiyaç… Boztepe tünel geçişi, Kanuni için ihtiyaç mı ihtiyaç… Ama yerleri doğru değil, yapılış biçimleri doğru değil. Bunu demeye çalışıyoruz. Bakın Malatya’nın Arguvan ilçesi 5 sefer heyelan nedeniyle değişti. Mühendisler 5 kere yanlışa onay mı verdi hayır… Siyaset maalesef burada etken oluyor, siyasiler oluyor, şehrin zenginleri, şehrin ileri gelenleri, söz sahipleri rant peşinde koşanlar oluyor… Bir proje yapılırken önce yeri belli olmaz. Yeri için kriterler sıralanır buna uygun alternatif yerler ve inşası üzerine araştırmalar yapılır. Ama bizde ‘buraya yapılacak’ diyoruz sonra yeni yasalara kurallara uydurmaya çalışıyoruz. Ama biz yasalara kurallara ve plana uygun yer bularak işe başlamalıyız.

Bugün Çevre ve Şehircilik Bakanı Karadeniz Çevre eylem planı açıklıyor 15 maddelik… Peki hangisine uyabilecek. Karadeniz’in tüm ilçelerinde özellikle dere yatağı vadileri olan ilçelerdeki yapıların bir çoğu yanlış ve kaçak yapılarla dolu… Ama biz yine yanlış yapıyoruz. Dereli’de heyelan oldu, heyelan olan yere tekrar yapı yapılıyor. Böyle bir şey olur mu?

Karadeniz’de de birçok ilçe yanlış yere kurulmuştur. Eskiden cana geleceğine mala gelsin derlerdi şimdi mala geleceğine cana gelsin diye değişti mi bu iş?

Kurumlarda son dönemlerde kurum amirleri devletin amirlerinden çok siyasetin amirliğini yapıyor. Bu çok yanlıştır. Devletin memuru olur, siyasetçinin bürokratı olmaz. Biz Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Murat Zorluoğlu’na da dedik. Derdimiz otogar değil derdimiz tüm vadideki yapılaşmanın acilen durdurulmasıdır…

 

 

 

HERKESİN BİR DOĞRUSU VAR AMA…

Trabzon İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Muzaffer Aydın’da yaptığı açıklamada Trabzon’da sadece Değirmendere’de değil tüm derelerde taşkın riski olduğunu belirterek, “Trabzon’un yeni bir otogara ihtiyacı var mı… Kimine göre var, kimine göre yok, kimine göre cep otogarı ile bu iş çözülebilir…

Artık dünya öyle bir hale geldi ki bir tane doğru yok birden fazla doğru var...

Otogarın olduğu bölgeye neden ulaşım dairesi neden yapılmadı deniliyor ama belediye de ulaşım hareket merkezi otobüslerin kalktığı nokta burası buraya yapılmalı diyor. Yeni doğru bir tane değil ki.

Z kuşağının anlaşılmamasının nedeni bu. Z kuşağı için 1 tane değil 5 tane doğru var.

İnceleme yaptığımızda Değirmendere havzasında taşkın riskinin olduğunu sağır sultan duymuş durumda.

Sadece orada değil bütün derelerimizde taşkın riski var. Beşikdüzü’nde de, Yomra’da da, Araklı’da da Of’da da…

Her ilçemiz risk altında. Sadece olaya otogar olarak bakmamalıyız, sorunlara bütüncül çözüm üretmeliyiz.

Bütün Değirmendere havzası planlanmalıdır. Sadece bir kesimde yapılması olmaz. Sadece otogarın yapılacağı yeri düzenleyelim koruyalım ile bu iş olmaz...  Boydan boya yüksek duvar yapmak buradaki problemi asla çözmez.

Devletimiz kurumlarımı da burada önemli çalışmalar yapmıştır. Denizden 6 kilometre mesafede, genişliği 40 metre koruma duvarlarının yüksekliği 5 metre olacak demiştir. Ama nerede 40 metre... Değirmendere vadisinde bazı yerlerde genişlik 20 metrelerin altına düşmüştür... Değirmendere sadece Hekimoğlu’ndan sahile değerlendirilmemelidir. 

Sadece Değirmendere değil tüm ilçelerde bu problem var. O zaman oturup düşünmeliyiz. 
Tüm bilim adamlarının bu konuda çözüm üretmeleri fikir üretmeleri gerekir.

Bu konu sadece belediye başkanlarının görüşüne bırakılacak kadar önemsiz bir konu değildir. Şunu yapmayalım bunu yapmayalım diyerek sorunları çözemeyiz.  Sorunun kaynağına inmeliyiz. Önce problemleri tespit edip sonra çözüm üretmeliyiz. Bölgemizdeki projelere bakıyorsunuz hiçbiri rantabıl değil.

Kanuni Bulvarı projemiz maalesef rantabl değildir. İleride belki ses duvarı yapmak gerekecektir. Bu yol yapım maliyetine kıyasla Türkiye’nin en pahalı kamulaştırma bedeli ödenen yolu olmuştur. Bitince mecburen bizlerde kullanacağız ama keşke daha iyi planlansaydı…

Derdimiz bina değil vadiler olmalı. Vadiye bakınız, okul var, cami var, sanayi siteleri var… Bunlar önceden yapılmış yapılar. Şimdi ne yapacağız Allah’a ‘Ne olur okul açıkken öğrenci varken yağmur yağmasın sel olmasın’ diye mi yalvaracağız. Çözüm üretmeliyiz. Ben belediye başkanı olsam Trabzon’a otogar yapmam. Şehrin dışında bir cep otogarı yaparak işi çözerim.

Birde şunu hatırlatmak isterim, şu anda hizmet veren eski otogarın yeri yeni yapılacak otogarın yerinden kat be kat daha risklidir. Çünkü çukurda kalmaktadır. 1990’daki sel afetinde şu andaki otogar 1 metre çamur altında kalmıştır. Yine aynı şekilde Forum AVM’de taşkın riski olan bölgede konumlanmıştır.

 

FUTBOLCUNUN AYAKKABI NUMARASI KADAR, 
ÇİFTÇİNİN SORUNU GÜNDEM OLMUYOR

Trabzon Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Cemil Pehlivan ise ülkemizde ve ilimizde asıl sorunun toprak ve tarım arazileri olduğunu belirterek, ülkemizdeki tarım arazisi miktarının son yıllarda 27 milyon hektardan 23 milyona düştüğünü ve tarım yapılan milyonlarca hektar alanda da insanların tarımdan vazgeçtiğini belirtti. Başkan Pehlivan açıklamasını şöyle devam ettirdi: “Bakınız bölgemizde 300 deniz canlısı varken biz hamsiyi arar hale geldik. Balıkların üreme alanları yok ettik.

Bakınız bugün devletin bankası çiftçiye kredi vermek için kırk dereden su getirirken ondan tapu teminat isterken bir futbolcuya 20 milyon ödeyen spor kulübüne milyonlarca krediyi sorgusuz sualsiz verebiliyor. Futbolcunun ayakkabı numarası kadar çiftçinin, tarımcının sorunu gündem olmuyor. Bugün bölgemizde ilimizde zararlı böcekler, sinekler, yalancı kelebekler, uzun antenli böcekler, yarın bunlar sizlerin yaşam standartınızı etkilecek. Evinizde sizleri rahatsız edecek. Tarladaki ürününüzü zaten şu anda mahvediyor… 3500 dekar sadece Trabzon’da fındık arazisi zararlı böcekler yüzünden söküldü. Devlete maliyeti 22 milyon lira… Ama kimin umurunda. Biz neyi nereye yapacağımızı değil yaşama önceliğimizi tartışmalıyız. Bakın Trabzon’da meralarda imar barışı uyguladılar, hayvanların otladığı beslendiği meralara 3-5 kuruş alacağız diye inşaat izni verdiler, yapılan inşaatları tescillediler... Olmaz bu yasal değildir. 6381 sayılı kanun var bu kanun gücünü anayasadan alıyor. Siz anayasayı çiğneyemezsiniz. Ama itiraz ettiğimizde hemen yasayı uydurmaya veya rakamlarla oynamaya çalışıyorlar. 0.40 olan inşaat kullanım alanına itiraz ediyoruz bakıyorsunuz 0.87’e çıkarıyorlar. Yanlış tarım arazilerinin imara açılması yanlış. Tarım olmadan sanayi olmaz. Bunu bilmeliyiz. Tarım olmadan gıda olmaz insanlar doymaz aç kalır. Bunun için tarım ve hayvancılık desteklenmeli önlerindeki tüm engeller kaldırılmalı ve zararlılarla mücadele konusunda etkin olunmalıdır.”

(61saat)

 







Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER GÜNDEM Haberleri

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
Henüz anket oluşturulmamış.
HABER ARA
YUKARI YUKARI