Oyman yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
İncelemelerde;
- Ekonomik ömrünün tamamlandığı ya da belli bir arızadan dolayı kullanılamayacak duruma gelen araçların, hurdaya ayrılmadığını bunun da değer kaybına yol açtığı ifade edilmiş, yani bir kamu zararı oluşturulmuştur.
- Doğrudan temin yoluyla mal ve hizmet alımlarında, ‘idarenin bütçesinin %10’unu Kamu İhale Kurulu’nun uygun kararı olmadan aşamayacağı’ bilgisi ortadayken, bütçenin %25’i kadarı, doğrudan alım olarak işlem yapılmıştır. Bu oran devasa bir orandır.
- Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin Sayıştay Denetim Raporu’nda ortaya konan bulguda olduğu gibi, doğrudan mal ve hizmet alımında yasaklı listelerde yer alıp almadığı kontrol edilmemiştir. Bu konu şehirde çok su kaldırmaktadır. Şeffaflıktan bahseden belediyelerin açıkça alım yaptıkları şirketleri açıklamaları gerekmektedir. 8’inci yılını geride bırakan belediye yönetimleri bu konuyla ilgili olarak “eksiklik” diye bir ifade kullanmamalıdır.
- Kiraya verilen gayrimenkullerin bazılarının muhasebe kayıtlarında olmaması kafalarda soru işaretleri oluşturmaktadır. Geliri olan bir varlığın kaydı neden tutulmaz?
- Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın listesine göre, ‘yerli muhteva oranı %50 ve üzeri olan arabaların kiralanması’ kararı ortadayken, bu yerli oranına uymayan yabancı menşeili arabaların kiralandığı görülmüştür.
- Son olarak otopark gelirleri, Büyükşehir Belediyesi’ne mevzuata uygun olmayan şekilde aktarıldığı, bazı altyapı ve şebeke geçiş bedellerinin alınmadığı gibi, Büyükşehir Belediyesi tarafından alındığı tespit edilmiş ve alınan bu paraların iadesi istenmiş. Yani Ortahisar Belediyesi’nin geliri olması gereken bedelleri Büyükşehir Belediyesi durmamış, bunlar sizin gelirleriniz dememiş; almış.
2014 yılından bu yana, Belediye’de tecrübe kazanmış bir yönetimin ihalelerde, sorgulamada “eksiklik” diye bir bahanesini kabul edemeyiz. Burada açıklanması gereken noktalar vardır; üzerimize düşen sorumlulukla rapor özetini kamuoyuyla paylaşmak istedik, kendileri de bu sorumlulukla bir şeyler paylaşmalıdır.
Ve önemsediğimiz diğer bir nokta da Ortahisar Belediyesi’nin iştirak şirketi ORBEL AŞ’nin de Sayıştay denetimine girmesi gerektiğidir ki kanun gereği belediyenin bünyesindeki denetim kurulu iştirak şirketlerini denetleyemiyor olması bu gerekliliği daha da zorunlu hale getirmektedir. Personelinin nasıl alındığı belli olmayan, personel giderlerinin sınırı aştığı, 2018 yılından bu yana açtığı ihale gözükmeyen bu şirketin de bir gün raporunu görürüz diye bekliyoruz”