Şen, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın 2018 yılındaki demiryolu sektörel projeler belgesinin, ulaştırma politika ve hedeflerinin uygulanmasına yönelik olarak “strateji belgesi” olduğunu belirterek, “Bu belgeye göre mekansal ve sektörel kararların bölgesel ve yerel düzeyde verildiğini biliyoruz. Olması gerekende böyle bir belge üzerinden yatırım ve kalkınmayı yönlendirmektir. Bu demiryolu güzergahları ile ilgili belgeler incelendiğinde Erzincan-Gümüşhane-Trabzon hattının projesinin hazırlandığı ve bu güzergahın bakanlık kayıtlarında demiryolu ağına dahil edildiği açıktır. Bu tür sektörel stratejik belgelerin gelir geçer evraklar olmadığı hukuki olarak da sabitken nasıl oluyor  da analizleri, gerekçeleri olmadan ve demiryolu strateji belgesinde yer almadan güzergah değişebiliyor anlaşılır gibi değil!” dedi.

Trabzon ilinin Türkiye iktisadi bölgeleri (NUTS) içinde Doğu Karadeniz Bölgesi’nin alt bölge merkezi olduğu (TR90) dolayısıyla etki ve hinterlandı içinde Ordu, Giresun, Rize, Artvin, Gümüşhane illerinin bulunduğunu hatırlatan Şen, “Trabzon’un bölge merkezi olduğu, bu hususların ülke kalkınma planlarında, strateji belgelerinde ve çevre düzeni planlarında açıkça belirtilip yasal belge olarak kayıt altına alındığı, tarihsel süreçte bir ticaret ve liman kenti olduğu unutularak demiryolu güzergahının Erzincan-Rize güzergahı olarak değiştirilmesi mümkün değildir. Bu tür bir yaklaşımın kabul edilmesi bölgesel gelişme dinamikleri ve potansiyellerine bakıldığında da mümkün görünmemektedir. Trabzon yukarıda saydığım 5 il için bölgesel ve üst düzey hizmet merkezidir ve tüm ulaşım bağlantılarının odak noktasıdır. Demiryolunun da Trabzon kentine direk ulaşması bölgenin gelişmesi ve menfaatleri açısından zorunludur” şeklinde konuştu.